Cevikce / Haber ayrıntısı

Bir hafta sonra DAHA IYIMSERIM

AKP’li Cumhurbaskani R.T. Erdogan, hem de Amerika’nin bütün dünyada izlenen
 

CNN muhabiriyle yaptigi görüsmede, aynen sunu söylüyor: “Önemli olan maçi almak”. Demek ki, sayin Partili Cumhurbaskani kendisini, yüzde 1,5 farkla “Evet” tercihi yapan 25 milyon seçmenin tuttugu takimin Teknik Direktörü kabul ediyor ve diger 24 milyonun takimini yendigi için övünüyor. Bir baska deyisle, 16 Nisan günü sandikta, Partili Cumhurbaskani'nin, 24 milyonu temsilen rakibi yani hasmi olan bir takim varmis ve 1,5 averajla da maçi O kazanmis! Pekiyi, 'Evetçiler' ile 'Hayircilar' arasinda bir daha böyle bir maç olacak mi? Olmayacak, çünkü bir dahaki seçimde (maçta) artik ülkeyi seçimle gelmis milletvekillerinden olusan parlamentodan (TBMM’den) güvenoyu alacak bir hükümet degil, bir partinin de (takimin da) basinda olan Tek Adam, AK Saray'dan tek basina yönetecek. Dolaysiyla artik sahada (seçimde) seyircisi olan bir baska takim maçi kazansa da, iktidara gelemeyecek (hükümet kuramayacak). Çünkü bundan böyle, yalniz futbol gibi sosyal faaliyetlerin degil, ekonomik, hukukî, kültürel ve politik faaliyetlerin kimler arasinda, ne zaman, nerede, nasil ve ne için yapilacagina, 16 Nisan maçini(!) kazanan 'Tek-nik Adam' karar verecek. Artik, “Hayircilar” takimi adina, bir teknik adam çikip, “Üzülmeyin. Daha iyi çalisiriz ve bu küçük farki kapatip, bir daha ki maçi biz kazanir, ülkeyi biz yönetiriz” diyemeyecek. “Ati alan Üsküdar’i geçti” sözü de, zaten bu gerçegin açik itirafidir. Demek isteniyor ki, “Artik yüz yila yakindir uygulanan egemenligin halk adina TBMM'de oldugu ‘laik demokratik sosyal bir hukuk devlet rejim’ degisti. O eski devlet, geride kaldi, simdi yenisi yani ‘Tek Adam Rejimi’, gittigi yere kadar gidecek." Buraya kadar kötümser bir tablo çizdim. Ancak, sandiktan yedi gün sonra, daha bir iyimser olmaya basladim. Çünkü simdi soru sudur; “Nereye ve ne zamana kadar gidecek?”. Bu sorunun yaniti, öyle sadece AK Saray'in iki dudagi arasinda degil. Asil yaniti, 16 Nisan'da oldugu gibi yine seçmen verecek. Hem de tahminlere bakilirsa yine, yeni genç seçmen. O yüzde, 1,5 farki yapan çok daha küçük bir seçmen kitlesinin karari sonucu belirleyecek. Ne zaman mi? 2019 Mart ayindaki 'Belediye Baskanligi' seçimlerinde. Neden bu tarihin üzerinde duruyorum. Degisen yeni rejime göre, artik seçimle partilere dayali bir iktidar yani (TBMM’nin içinden milletvekillerinin güvenoyuyla görev yapan partili bir hükümet) olmayacak ki, seçimle 'iktidar' degistirmek mümkün olsun. Öyleyse, Tek Adam'in elinden iktidar gücünü alabilmenin yolu, ancak, önce 'Belediye Baskanligi' seçimlerinde 'Yerel Iktidari' almaktan geçecek. 16 Nisan sandik sonuçlari dogru ve akillica okunursa, parti içi kisisel kariyer hesaplarin asildigi, seçim sansi yüksek uygun aday çikarildigi ve özverili, siki bir çalisma ile basta Istanbul, Ankara, Izmir olmak üzere, 15 ilde seçim kazanilabilir. Yineliyorum, zamaninda belirlenmis ve uygun adayla, ilk yerel seçimdeki basari, bir sonraki genel seçimde, 'Siyasal Iktidar'in yolunu, fiilen(*) açar. (*) "Baskanlik, anayasal degil ama ‘fiilî’ bir gerçektir, onun için beni degil anayasayi bana uyduracaksiniz.” R.T. Erdogan bir yil öncesi çesitli konusmalarindan.

Tarih: 23.04.2017 09:43:02

Okunma : 399

Kategori : BiGazete

yorum oku/yaz - Yazdır