Cevikce / Haber ayrıntısı

AMPULÜN KARANLIGI!

Son on gün içinde AK Saray'la (partili cumhurbaskani R.T. Erdogan ile) ilgili pes pese üç olay ilgimi çekti.
 

Hem yorumlamak hem de sizin de dikkatinizi çekmek istedim. Ilki, AKP Genel Baskan Yardimcisi Mahir Ünal’in parti teskilatina gönderdigi genelge; “Parti binalarina Genel Baskanimizla birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün resmi de mutlaka asilacak”. Ikincisi, Partili Cumhurbaskaninin (Tek Adam’in) daha önce de konuyu Is Bankasi'nin CHP ile olan iliskisini, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü su-istimal ediyorlar" diyerek, Atatürk’e olan “hürmetini ve sadakatini(!)” vurgulamasi. Üçüncüsü de, her yil bir imam hatip lisesinde laiklik karsiti sert sözlerle yaptigi egitim-ögretim yili açis konusmasini bu yil, laik demokratik cumhuriyetin ilke ve hedeflerine bagli egitimin sürdürülebildigi liselerden Kabatas Erkek Lisesini seçmesi ve konusmasinda Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün egitim konusuna verdigi önemin altini çizmesi. Bence hem zamanlama hem de özü açisindan bu üç konu rastlanti degil. AK Saray'in yerel seçim öncesi propaganda planinda özenle yer verilmis taktiklerden biri. Bunun arkasina, özellikle ve ilçe düzeyinde AKP’nin oy alamadigi gelismis il ve büyük ilçelerdeki genç ve yeni seçmenin, laiklik konusundaki tepkisini yumusatma amaci var. Elbette daha ilk günlerinde memleketi Rize’de “ben artik milli görüsçü degilim, merhum Menderes gibi muhafazakâr demokratim” dedigi gibi, simdi de takiye* yapiyor. Aslinda 15 yildir süren ve sonunda -simdilik- AK Saray'in laik demokrat cumhuriyetçiler ile kazandigini sandigi siyasal savasimin özü de, tam tamina iste bu. Ilk zamanlarinda, AK Parti'ye bazilari "Ampul Partisi" diyordu. R.T. Erdogan’lar partiyi kurarken Ampulü sembol yapmalarinin nedeni "Isik-Aydinlik" saçan anlamini topluma vermek istediler. Elbette, onlar da iyi biliyordu ki isigi-aydinligi saçan ampul degil, çagdas gelismenin birincil kesfi “elektrik” tir asil güç. Ancak onlar bunu bildiklerinden daha çok, isaret etmek istedikleri Müslüman inancina göre dünyayi elektrikten önce gerçek anlamda aydinlatan gücün din ve kutsal kitap oldugudur. Tarih boyu siyasal ve toplumsal kavgalarin temel nedeni de budur zaten. Dinî-Siyasetin Isiginin aydinlik mi, karanlik mi oldugu kavgasi yüzünden, boyunlar giyotinlenmis, kelleler kiliçlanmis, kuleler bombalanmistir. Taassup-Kökten Dincilik–Gericilik–Bagnazlik her ne denirse densin, bunlar Dinin Isiginin insani, cennete tasiyacak tek güç oldugu anlayisidir. Elektrik bilimin icadidir. Bilim her yeni icadi ile insanligi aydinlatirken insan beynini de kesfetti. Insan beyni, bilimin sayesinde kendini ve bütün insanligi daha özgür ve daha cesur yapmaya devam ediyor. Böylece korkular kalktikça, insani kin ve nefrete, ölmeye-öldürmeye inandirmak (sürmek-zorlamak) zorlasiyor. Bu gerçek, toplumlar var oldugundan bu günlere, iktidar hirsi ile dolu ilkel güçleri, kitlesel kiyima kadar getirdi. Hala Suriye basta, Islam dünyasinin birçok yerinde bu ugurda canlar yitmeye kan akmaya devam ediyor. Müslüman toplumlarda bu aci gerçegi gören ve yüreklice çözmeye yönelen tek lider Mustafa Kemal Atatürk oldu. Laik Cumhuriyet olmadan, mutlak iktidari Padisahin (Halifenin) elinden alip gerçek sahibine (halka) vermeden, Insanin özgür ve toplumun demokrat olamayacagini ilk gören Müslüman Akil oydu. Ampulün fotografi ile insani aydinlatmak(!) mümkün olsa idi, Nur saçan Tarikat-Hizmet Hareketi Liderleri, Sihlar, Ayetullahlar, Hocalar, Dervisler dünyada kan ve gözyasi yerine barisi, sevgiyi hâkim kilarlardi. (*) Takiye: Gizleme, Oldugundan farkli görünme, Sakinma, Çekinme (T.D.K.)

Tarih: 29.09.2018 18:22:37

Okunma : 230

Kategori : BiGazete

yorum oku/yaz - Yazdır