Cevikce / Haber ayrıntısı

BIR HABER ve ÜLKEMIZ

BBC, 15-17 Subat günlerinde yapilan 55. Münih Güvenlik Konferansi'nin baskani Wolfgang Ischinger'in yaptigi konusmayi günldi. Özeti su:
 


"Bir çag kapaniyor, yeni bir dönem basliyor. Yeni siyasi çagin ana hatlari yavas yavas belirginlesiyor… Liberal demokrasi ve serbest piyasa modeli artik rakipsiz degil. Çin ve Rusya bu modelin karsisina otoriter devlet kapitalizmi modelini koydular ve etkileri altindaki ülkelere bu modeli benimsetmeye çalisiyorlar. Kitleler arasinda da güçlü liderlere ilgi giderek artiyor”.
Gerçek demokrasi özünde, özgürlük ve esit insan hakkini taniyan ve güvence altina alan bir yasamdir. Bir dini, irki, mezhebi, tarikati, rengi ve ideolojik düsünceyi üstün ve tek güç gören parti ya da lider sandiktan çiksa da, o ülkede gerçek demokrasiden söz edilemez.
1990 öncesi, basini ABD’nin çektigi Liberal demokrat birliktelik ile Rusya’nin liderligindeki Komünist blok arasindaki en önemli fark suydu; Birincisinde ülkeye ve devlete, farkli ilke amaç ve hedefleri olan çok partili yani parlamenter demokrasi, digerinde ise halk demokrasisi adi altinda kati devletçi bir ideolojiyi zorlayan tek parti hâkimdi. Bu genel gözlemi Avrupa’da ve Rusya’da olanlara baglarsak görülen o ki, çok tartismali bir siyasal çözülme basladi. Eski Yugoslavya’da, Balkanlar’da ve SSCB’de, esas olarak milliyetçi akima kapilan ayri (sözde bagimsiz) bir devlet-devletçik olma savasimi hizla tirmandi.
Bu alt kimlik savasimi, Bosna’da oldugu gibi kimi yerde ayrisma savasina dönüstü ve milyonlara varan can aldi. Suriye’de oldugu gibi kimi yerde de, baslayan iç savas batakligina dönüstü. Insanligin gördügü en kanli ve acili göç dalgalarinin arkasi gelmez oldu. Bu acili gelismeler, çagdas uygarlik düzeyine ulasmaya çalisan, laik demokratik cumhuriyetimizi de, hedefe yaklasmisken yakaladi. Birlik ve dirlik içinde her türlü ekonomik ve politik darbeye karsin basariyla sürdürdügümüz çok partili ve kuvvetler ayriligina dayali demokrasimiz 2007 seçiminden sonra, BBC’nin haberindeki büyük degisimin firtinasina kapilmaktan kurtulamadi. Adil gelir dagilimi içinde yapisal olarak sürdürülebilir bir kalkinma düzeyine ulasamadigimiz için As-Is derdindeki halk çareyi, yeni sandigi ama denemedigi bir siyasette aradi. Bu firtinayi ilk sezenler, “demokrasiyi (sandigi) araç olarak kullanarak amaçlarina (hedeflerine) varmak”* isteyenler oldu. “Kizilcik sarabi içtiler, kan kustular”* ama halkin en duyarli oldugu milli ve dini konularda halkin damarlarini yakalamak için sabirli ve sinsi her yolu denediler.
Önce medyayi ve yargiyi el altina almak için devleti paralel güçlerin eline verdiler. Birlikte asil derdi as ve is olan halki, suçlusunun çok basli yönetim yani parlamenter sistem olduguna inandirmak için basta hükümet gücü olmak üzere her türlü olanagi, propaganda aleti yaptilar. Yine de, 2015 Haziran seçiminde yüzde 40’lara düstüler ve tek baslarina iktidar olamadilar. Ne var ki basta CHP, muhalefet gerçegi göremedi. Istiksafi(!) görüsmelerle oyalanarak, iki partili ve meclis güvenoyuna dayali hükümet kurmayi basaramadilar. AK Sarayin güdümüne giren partiler yenilenen 3 Kasim seçimine giderken, patlayan olumsuzluklari da kullanarak tirmandirdiklari, “ülkenin bekasi için tek basli rejim (Türkiye tipi Baskanlik-Tek Adamlik) sart” tartismasini, 2016 Anayasa halk oylamasinda seçmenin yüzde 50,5 oyuyla sandiktan çikardilar.
“BBC’nin bir haberinden nereye geldik?” diyenler olabilir; Biz de o küresel kaosun içindeyiz ve hem de en kritik yerindeyiz. Bu dehsetengiz oyunda, iki** tarafta bizi “elindeki koz olarak” görüyor. Çiplak gerçek bu oldugu halde AK Saray hala “koz bende” diyerek kendini kandiriyor mu(!) bilinmez, ama sandiktan çikmak için seçmeni inandirmaya var gücüyle çabaliyor.
Belki uzattim. Ancak, bu gidisi durdurmak (en azindan AK Saray’in durup, kendine bir bakmasini ve belki de hesaplasmasini saglamak) için 31 Mart yerel seçiminin, ne denli yasamsal oldugunun bir kez daha altini çizmek istedim. Elbette asil ödev ve sorumluluk basta CHP olmak üzere, laik demokratik cumhuriyet sevdalilarina düsüyor.



(*) Partili Cumhurbaskani R.T. Erdogan’in sik yineledigi bir sözü
(**) Basini ABD’nin (Trump’in) çektigi ile Rusya’nin (Putin’i

Tarih: 3/1/2019 9:48:56 AM

Okunma : 193

Kategori : BiGazete

yorum oku/yaz - Yazdır