Cevikce / Haber ayrıntısı

GÜNÜN KONUSU

Basbakan Imam Hatiplerle ilgili dogruya döndü. Elbetteki bu uzlasma anlayisina gelirken Üniversiteler Arasi Kurulun Hükümete karsi çok sorumlu ve hakli tepkisi etkili oldu. Askerlerin yumusak ve agirbasli tavri Tayyip Erdogan’in “Ben degistim” sözüne duyduklari güvene baglanabilir!
 

Hakçasi, sonunda Basbakanin rektörlerle uzlasmaktaki amaci, Milli Görüsü geçmiste birakarak ve Demokrat Partinin devami oldugunu belirterek, Laik Demokratik Cumhuriyete bagli oldugu konusunda kamuoyunu inandirmak ise, olumlu karsilamak gerekir.

Ancak, Erbakan’in yillarca ve inatla sürdürdügü takiyyeci tutumunun hem ülkeye, hem kendisine ne kadar çok zarar verdigini yasayan ve bilen çevreler, Basbakan’in bu son tavrini elbetteki süphe ile izleyeceklerdir.

Çünkü Basbakan gerçekleri görerek ne kadar sorumlu davransa da, kuruldugundan bu kadar kisa sürede tek basina iktidar gücü elde eden bir partinin, politikaci takiminin geçmisteki, saplanti ve yanlis baglarindan kolayca kurtulabileceklerini beklemek gerçekçi olmaz. 28 Subat’a giden yolun baslangicinin da, Sincan’da, bir sorumsuz Politikacinin attigi bir adimin oldugunu herkesin iyi bilmesi gerekir.

Abdüllatif Sener bütçeyi açiklarken, verdigi bilgiye göre Türkiye’nin nüfusu 2004 yilinda 72 milyon olacakmis. Türkiye Pakistan’dan sonra nüfusunun hemen tamami Müslüman olan ikinci büyük, ülke. Dünyada demokrasi ile yönetilen ve Laik cumhuriyeti 80 yildir yasayarak yasatan, tek Müslüman ülke Türkiye’dir.

Müslüman ülkelerin hemen hepsini Basbakan ve Cumhurbaskani sifati ile gördükten sonra, Demirel Islamiyet’in hiçbir Müslüman ülkede Türkiye’deki kadar gerçek boyutu ve içerigi ile yasanmadigini defalarca söyledi. En çok Imam Hatip okulu açan bir Basbakan olarak Demirel’in bu sözleri, Laiklikten ödün verdigi suçlamalari karsisinda söyledigini kimse unutmadi.

Basbakanin onur konusu yaparak, “bende Imam Hatipliyim” diye konuyu gerçek ve ciddi boyutundan öteye tasimak gibi bir duyguya, yeniden girmemesi gerekir diye düsünüyorum.

Bütün bunlari “baba nasihati” gibi kimseye akil vermek için yazmiyorum.

Ancak, üniversite ögrencisi olarak içinde yasadigim 27 Mayis 1960 darbesinden bu yana, Demokrasimizin ugradigi kesintilerin temel nedeninin, Laiklikten ödün verilmesi oldugu gerçegini herkes kabul etmelidir.

Tarih: 11.12.2003

Okunma : 905

Kategori : NTVMSNBC

yorum oku/yaz - Yazdır