Cevikce / Haber ayrıntısı

Muhalefet partilerini, “yeniden düsünmeye” çagiriy

Basbakan R.T.Erdogan’in AKP’nin cumhurbaskani adayi olacagi artik gün gibi ortada.
 



















Karsisina, muhalefetin yerel seçimden sonra baslattigi, ortak bir “çati adayi” çikarma çabasinin önderligini, MHP Genel Baskani Devlet Bahçeli üstlenmis gözüküyor. CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu’un bu konudaki sessizliginin arkasinda, partisinin milletvekili grubundaki çatlaklik yatiyor. Bence de korkmakta hakli!

Nedenini anlamak için yerel seçim öncesine gitmek gerek; Animsanacagi gibi 30 Mart’tan aylar önce, AKP’nin belediye baskan adaylari karsisinda basarili olmak için muhalefetin bir araya gelmesi ve cografi bir isbirligi yaparak, yerine göre daha olasi bir tek aday üzerinde uzlasilmasi önerisi, kamuoyunda tartisilmisti. Bu görüste olanlardan birisi olarak ben de iki yazimla, 1973’ten buyana seçimler konusundaki bilgi ve deneyimlerime dayanarak gerekçelerimi açiklamistim. Iki lider bu uzlasmayi basarmak bir yana özellikle MHP Genel Baskani, bilinen “temkinliliginin” tersine adaylarini çok erken belirleyerek, bu öneriyi gündemden çikardi. Ancak, seçim sonuçlari açikça gösterdi ki, onlarin yapamadigini bazi il ve ilçede, seçmen gerçeklestirdi. Merak edenler, Ankara basta birçok il ve büyük ilçenin oy dagilimina bakarak, bunu görürler.

Yerel seçimdeki bu sonuçlari görünce, ayni düsünce ile Agustos’taki cumhurbaskanligi seçimi için de Nisan ayi basinda sunlari yazmistim: “R.T.Erdogan’in, Çankaya’daki (beklenmedik bir sey olmadikça) uzunca yillar sürecek ‘aile boyu tek elden ülke yönetimi’ böyle baslasa da asil hesabinin, ilk firsatta, ‘baskanlik’ sistemine geçmek oldugu çok açik. O nedenle Agustos’ta, yüzde 50’nin üzerinde bir oy alarak birinci turda cumhurbaskani seçilmek istiyor. Öylece, elde ettigi güçlü destekle, arkasindan yapilacak genel seçimde AKP’yi, anayasayi degistirecek sayida milletvekili çikaracak duruma getirme hirsi içinde. Iste kritik nokta burasi; Baskanlik yolunda hirsla yol alan R.T.Erdogan’in en azindan birinci turda seçilememesini hedeflemek geriyor. Yani birinci turda yüzde 50’nin altina düsürmek için özellikle iki muhalefet partisi, her türlü parti hesabini asmalidir.” Yani bir buçuk ay önce diyordum ki, CHP ile MHP ve hatta HDP ortak bir aday arayisi içinde olmalilar!

Aday belirlemek için sunu surasinda iki haftadan az bir süre kala, bu gün artik böyle düsünmüyorum. Neden derseniz, bu kez özellikle MHP Genel Baskani Bahçeli, yerel seçimdeki gibi davranmadi. Uzun süredir, üçgenler çizerek, tarifler yaparak, “çati adayi” bulmak için ugrasiyor. Ancak o da görmüs olacak ki, R.T.Erdogan’in karsisinda hem CHP’nin yüzde 25-30 dolayindaki kendi seçmeninin, hem de MHP’nin iyimser bir olasilikla yüzde 15-20’lik seçmeninin tamamini sandiga getirecek bir aday bulmak, nerede ise olanaksiz. Çünkü bu seçim, belediye baskani seçimi gibi, yerel özelligine göre degisik yerde, adaylar arasindaki en iyisi üzerinde birlesmekten farkli bir seçim. 13 yildir sonunda, “astigi astik, kestigi kestik” haline gelen ve seçmenin duygularina ve inançlarina, olabildigince nüfuz etme ustaligi(!) olan bir tek kisi karsisinda, onun tabanindan da oy alacak bir aday bulmanin, iyi niyetten baska bir sey olmadigi gün gibi açik.

Öyleyse, en azindan birinci turda R.T.Erdogan’in seçilmesini engellemek için, bu seçimde ne yapilmali? Her parti, seçmeninin, inançla benimseyecegi kendi adayini belirlemelidir. Çünkü bu seçimin özelligi nedeniyle her parti, alabilecegi en çok oyu, ancak kendi adayiyla sandiga getirebilir. Öylece, demokratik anlamda seçmen ilkeli ve içtenlikli oy kullanabilme firsatini bulur. Ayrica, yerel seçim öncesi ve sonrasi, özellikle CHP’de yasandigi gibi (G.Tekin, ‘ben M.Sarigül’ün yerinde olsam seçimi kazanirdim’), bencil hesaplara dayali sorumsuz tavir ve sözler asla olmaz. Diger muhalefet partilerinden farkli olarak, CHP'nin çikaracagi adayin, hem kendi oylarinin tamamini alabilecek, hem de ikinci turda diger muhalefet parti seçmenlerine de ters gelmeyecek özellikte olmasi büyük önem tasir. Ayrica, ilk turda yüzde 50 oy alamazsa, ikinci turda kazansa da, artik “halk”, R.T.Erdogan’in “erisilmez bir güç” olmadigini anlayacaktir. Daha önemlisi, 21. yüzyil genç kusagi için bunun ne denli önemli ve anlamli oldugunu, (ikinci turda sonuçlanirsa) 24 Agustos’tan sonra herkes görecektir.





Tarih: 22.05.2014 08:05:40

Okunma : 480

Kategori : BiGazete

yorum oku/yaz - Yazdır