Cevikce / Haber ayrıntısı

CHP ne yapmali?

Yüksek Seçim Kurulunun açikladigi takvime göre, cumhurbaskanligi adayliginin son günü, 12 Temmuz 2014.
 


Yani 40 gün kadar bir süre var. AKP’nin adayi belli oldu demektir, Recep Tayyip Erdogan. Muhalefet partilerinin, ortak aday arayisindan bir sonuç çikmayacagi ve zaten her partinin kendi adayini belirlemesinin daha dogru ve gerçekçi olacagi da anlasildi. O zaman, hem CHP’nin yüzde 25-30 dolayindaki kendi seçmeninin ve hem de MHP’nin yüzde 15-20’lik Türk-Islam sentezci dogal tabaninin tamamina yakinini, kendi parti adaylari için sandiga getirmek mümkün olur.
Bilelim ki, R.T.Erdogan’in asil hesabi, “baskanlik” sistemine geçmek. O nedenle birinci turda seçilirse, aldigi yüzde 50 oy gücünü, 2015 seçimine tasimak ve genel seçimde, AKP’nin anayasayi degistirebilir sayida milletvekili çikarmasinin önünü açmak istiyor. Dolaysiyla simdi, Agustos seçiminde muhalefet partilerinin ilk ve öncelikli hedefi, birinci turda “R.T.Erdogan’in yüzde 50’yi geçememesi”, olmalidir. Ikinci turda kazansa da, artik “halk”, R.T.Erdogan’in “erisilmez bir güç” olmadigini anlayacaktir. Ayrica, birinci turda büyük olasilikla CHP’nin adayi ikinci sirada olacagi için ikinci tur seçimi, R.T.Erdogan’la, CHP’nin adayi arasinda olacaktir. Birinci turda R.T.Erdogan’a oy vermeyen seçmenin de sicak bakacagi birisi oldugunda CHP’nin adayi, muhalefetin de ortak adayi haline gelecek ve seçimi kazanma sansi artacaktir.
Bu beklentilerin gerçeklesmesi için en büyük görev ve sorumluluk, basta Genel Baskan Kiliçdaroglu olmak üzere, CHP’nin üst yönetiminin üzerindedir; Ilk yapilmasi gereken, yukarida belirttigim niteliklere uygun aday arayisi için çalismak ve fakat açiklamayi, diger partilerin arkasina birakmaktir. Öyle gözüküyor ki, haziran ortasina kalmaz, R.T.Erdogan’in AKP adayligi kesinlesir. Yeniden gündeme gelen “çözüm süreci” görüsmelerinden anlasiliyor ki AKP, HDP’yi R.T.Erdogan’in arkasina takma hesabi pesinde. Ancak, yillarin deneyimime dayanarak, Imrali ile anlassalar bile, büyük çogunlugu sol egilimli Kürt kökenli seçmenden bekledikleri oyu alamayacaklarini, tahmin ediyorum. Dolaysiyla CHP, onlari degil asil, MHP’nin kararini beklemelidir. Uluslar arasi üne sahip olsa da CHP’nin adayi, geçmiste MHP Genel Baskaniyla ters düsmüs bir isim(!), olmamalidir. Yani, CHP’nin adayi, diger partilerin adaylari açiklandiktan sonra ve yukaridaki degerlendirmelerin isiginda belirlenmelidir; Bazi anketlere dayanarak medyada CHP örgütünün egilimi olarak gösterilen adaylar, ( ilk sirada simdiki Genel Baskan, ikinci sirada bir önceki Genel Baskan) gerçegi yansitmiyor. Zaten Baskan Kiliçdaroglu’nun böyle bir niyet ve düsüncesi olmadigi besbelli. Yakin çevresinin çabasiyla adayligi isitilan bir önceki Genel Baskanin, ilk turda kendi seçmeninden ve olursa ikinci turda, CHP oyunun üstüne, muhalefet seçmeninden de yeterince destek alamayacagini görmek için, “seçim ve seçmen egilimleri uzmani” olmak gerekmez!
Yinelemek gerekirse, R.T.Erdogan, laik, demokratik Türkiye cumhuriyetini, “tek elden ve tek basina” yönetmek için cumhurbaskanligi seçiminin ilk turunda, yüzde 50’nin üzerinde oy alarak, Çankaya’ya çikmak istiyor. Hafta son Almanya’da yaptigi propaganda toplantisinda sunlari söyledi: “çiktigimiz yeni Türkiye hedefindeki ‘kutlu(!) yolumuzdan’, bizi hiçbir güç geri çeviremeyecektir”. 2004’te Rize’deki, “hedefinin demokrasi olmadigi”, “demokrasinin, hedefi yolunda araç oldugu” sözleri animsandiginda, 10 Agustos seçiminin tarihsel ve yasamsal önemi, çok daha iyi anlasilir! Iste bu yüzden bir baska anlasilmasi gereken de, CHP’nin, cumhurbaskani adayini belirlerken ne denli büyük bir sorumluluk tasidigidir!

Tarih: 2.06.2014 11:36:18

Okunma : 483

Kategori : BiGazete

yorum oku/yaz - Yazdır